اَلْبِطْنَةُ [el-biṯnet] (bâ’nın kesriyle) Mâl ve ikbâl dolgunluğu sebebiyle ifrât üzere ferah ve meserret taşkınlığına ıtlâk olunur, maʹnâ-yı âtîden me΄hûzdur; yukâlu: نَزَتْ بِهِ الْبِطْنَةُ أَيِ الْبَطَرُ وَالْأَشَرُ Ve imtilâ-i taʹâma denir; yukâlu: أَخَذَتْهُ الْبِطْنَةُ أَيْ الْكِظَّةُ
اَلْبِطْنَةُ [el-biṯnet] (bâ’nın kesri ve ṯâ’nın sükûnuyla) Taʹâmla karın ziyâde pür olmak; yukâlu: لَيْسَ لِلْبِطْنَةِ خَيْرٌ مِنْ خَمْصَةٍ تَتْبَعُهَا Yaʹnî “Tohme olmağa ʹakibince gelen açlıktan hayrlı nesne yoktur.”
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı