اَلتَّزْلِيقُ [et-tezlîḵ] (تَفْعِيلٌ [tefʹîl] vezninde) Bu dahi baş tırâş eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: زَلَّقَ رَأْسَهُ إِذَا حَلَقَهُ Ve bedene dühn makûlesi sürmekle mühre tahtası gibi dayıncak eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: زَلَّقَ بَدَنَهُ إِذَا أَدْهَنَهُ حَتَّى يَصِيرَ كَالْمَزْلَقَةِ Ve namlu ve bıçak makûlesini dâ΄imâ bileyip gereği gibi keskin kılmak maʹnâsınadır; yukâlu: زَلَّقَ الْحَدِيدَةَ إِذَا أَدْمَنَ تَحْدِيدَهَا Ve bir yeri dayıncak eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: زَلَّقَ الْمَوْضِعَ إِذَا جَعَلَهُ زَلَقًا
اَلتَّزْلِيقُ [et-tezlîḵ] (ʹalâ-vezni اَلتَّكْرِيم [et-tekrîm]) Kezâlik baş tırâş etmek; yukâlu: أَزْلَقَهُ وَزَلَّقَهُ تَزْلِيقًا
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı