اَلتَّعَصُّبُ [et-taʹaṡṡub] (تَفَعُّلٌ [tefaʹʹul] vezninde) Başa عِصَابَةٌ [ʹisâbet] bağlanmak maʹnâsınadır; yukâlu: تَعَصَّبَ الرَّجُلُ إِذَا شَدَّ الْعِصَابَةَ Ve ʹasabiyyet icrâ kılmak maʹnâsınadır ki kavm ve akribâsına yâhûd bir mazlûm ve sitem-dîdeye yâr ve yâverlik kaydında olmaktan ʹibârettir; yukâlu: تَعَصَّبَ الرَّجُلُ إِذَا أَتَى بِالْعَصَبِيَّةِ Ve bir şey΄e kanâʹat ve iktifâ edip ona râzî ve hoşnûd olmak maʹnâsınadır; yukâlu: تَعَصَّبَ بِالشَّيْءِ إِذَا تَقَنَّعَ بِهِ وَرَضِيَ بِهِ
اَلتَّعَصُّبُ [et-taʹaṡṡub] (tâ’nın ve ʹayn’ın fethi ve ṡâd’ın zammı ve teşdîdiyle) عَصَبِيَّةٌ [ʹaṡabiyyet]ten me΄hûzdur yardım etmek maʹnâsına. Ve تَعَصُّبٌ [taʹaṡṡub] عِصَابَةٌ [ʹiṡâbet] bağlamağa dahi derler.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı