اَلتِّقْنُ [et-tiḵn] (tâ’nın kesriyle) Sirişt ve tabîʹat maʹnâsınadır; yukâlu: اَلْكَرَمُ مِنْ تِقْنِهِ أَيْ طَبِيعَتِهِ Ve uz ve üstâz adama denir; yukâlu: هُوَ تِقْنٌ أَيْ حَاذِقٌ Ve selefte bir tîr-endâz adıdır ki tîr-endâzlığı darb-ı meseldir. Şârih der ki Mustaḵṡâ’da “أَرْمَى مِنِ ابْنِ تِقْنٍ” ʹunvânıyladır, ismi ʹAmr olmak üzere mersûmdur. Ve
تِقْنٌ [tiḵn] Kuyunun dibinde kalan müteʹaffin kara balçığa denir. Ve arkların ve cedvellerin ve su akıntılarının diplerine çöken balçığa denir.
اَلتِّقْنُ [et-tiḵn] (tâ’nın kesri ve ḵâf’ın sükûnuyla) Üstâd olan kimse, hâzık maʹnâsına; yukâlu: رَجُلٌ تِقْنٌ أَيْ كَامِلٌ فِي صَنْعَتِهِ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı