el-curbuz ~ اَلْجُرْبُزُ

Kamus-ı Muhit - الجربز maddesi

اَلْجُرْبُزُ [el-curbuz] (قُنْفُذٌ [ḵunfuž] vezninde) Be-gâyet dubaracı zîrek ve dâhiye adama denir; yukâlu: هُوَ جُرْبُزٌ أَيْ خَبٌّ خَبِيثٌ Ve bu gürbüz-i Fârisî muʹarrebidir. Mütercim der ki جَرْبَزَةٌ [cerbezet] bundan mutasarrıftır. hikmetin taraf-ı ifrâtına ki taşkın tarafıdır, جَرْبَزَةٌ [cerbezet] ıtlâk olunur ve taraf-ı tefrîtine ki noksan tarafıdır, خُمُودٌ [ḣumûd] ve بَلاَدَةٌ [belâdet] ıtlâk olunur, pes ʹakl-ı hakîmâne rütbe-i ʹadâlettir.

Vankulu Lugatı - الجربز maddesi

اَلْجُرْبُزُ [el-curbuz] (cîm’in ve bâ’nın zammı ve mâ-beynde râ’nın sükûnuyla) Zîrek ve aldayıcı olan kimse ve قُرْبُزٌ [ḵurbuz] dahi derler ḵâf’ın ve bâ’nın zammıyla. Bunların ikisi dahi “gurbuz” lafzından taʹrîb olunmuştur, aslı Fârisî.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı