اَلْمُجَارَاةُ [el-mucârât] (مُبَاهَاةٌ [mubâhât] vezninde) ve
اَلْجِرَاءُ [el-cirâ΄] (جِدَالٌ [cidâl] vezninde) Bir kimse ile yürümek ve seğirtmek bâbında yarışmak maʹnâsınadır; yukâlu: جَارَاهُ مُجَارَاةً وَجِرَاءً إِذَا جَرَى مَعَهُ
اَلْجَرَايَةُ [el-cerâyet] ve
اَلْجَرَاءُ [el-cerâ΄] ve
اَلْجَرَا [el-cerâ] (kasr ile) ve
اَلْجَرَائِيَةُ [el-cerâ΄iyet] (cîm’lerin fethiyle) ve
اَلْجِرَاءُ [el-cirâʹ] (cîm’in kesriyle) Nisvânda câriyeliğe denir.
اَلْجِرَاءُ [el-cirâ΄] (cîm’in kesri ve elifin meddiyle) Kezâlik cemʹi.
اَلْجَرَاءُ [el-cerâ΄] (cîm’in fethiyle) Bi-maʹnâhâ kezâlik; yukâlu: جَارِيَةٌ بَيِّنَةُ الْجَرَايَةِ وَالْجِرَاءِ وَالْجَرَاءِ Ve minhu kavluhum: كَانَ ذَلِكَ فِي اَيَّامِ جَرَاءِهَا أَيْ صِبَاهَا Ve
جَرَاءٌ [cerâ΄] Musâhib olmak maʹnâsına dahi gelir, ʹalâ-mâ se-yecî΄u inşâallâhu taʹâlâ.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı