اَلْعَنْزُ [el-ʹanz] (كَنْزٌ [kenz] vezninde) Dişi keçiye denir. Cemʹi اَعْنُزٌ [aʹnuz] ve عُنُوزٌ [ʹunûz] gelir ve عِنَازٌ [ʹinâz] gelir ʹayn’ın kesriyle. İki kimse şeref ve şânda birbirine mütesâvî olsalar, ʹArablar هُمَا كَرُكْبَتَيِ الْعَنْزِ derler, zîrâ keçi kısmı çöküp oturunca iki dizleri yere birden gelir. Ve bir kimse sebeb-i helâkı olacak şey΄e tesâdüf eylese, لَقِيَ فُلاَنٌ يَوْمَ الْعَنْزِ derler.
اَلْعَنْزُ [el-ʹanz] (ʹayn’ın fethi ve nûn’un sükûnuyla) Dişi keçi. Ve âhûnun dişisine ve yaban keçisinin dişisine dahi ıtlâk olunur. Ve
عَنْزٌ [ʹanz] Gâh olur ata ıtlâk olunur, فَرَسٌ [feres] maʹnâsına ve gâh olur küçük tepeye ve gâh olur bir mahsûs kabîleye ıtlâk olunur ve gâh olur bir ʹavrete ʹalem kılınır ve gâh olur dişi tavşancıla ıtlâk olunur, عُقَابٌ [ʹuḵâb]-ı ünsâ maʹnâsına.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı