el-ḵâ΄ilet ~ اَلْقَائِلَةُ

Kamus-ı Muhit - القائلة maddesi

اَلْقَائِلَةُ [el-ḵâ΄ilet] (نَائِلَةٌ [nâ΄ilet] vezninde) Nısf-ı nehâr vaktine denir; tekûlu: أَتَيْتُهُ عِنْدَ الْقَائِلَةِ أَيْ نِصْفِ النَّهَارِ Ve masdar olur, ke-mâ se-yuzkeru. Ve nısf-ı nehâr vaktine içilen suya ıtlâk olunur, hâliyyet ʹalâkasıyla; yukâlu: شَرِبَتِ الْإِبِلُ قَائِلَةً أَيْ مَاءً فِي وَقْتِ الْقَائِلَةِ Burada قَائِلَةً [ḵâ΄ilet] lafzı zarf olmak dahi muhtemeldir.

Vankulu Lugatı - القائلة maddesi

اَلْقَائِلَةُ [el-ḵâ΄ilet] (yâ’nın kesriyle) Öyle vakti; yukâlu: أَتَانَا عِنْدَ الْقَائِلَةِ Ve gâh olur, قَيْلُولَةٌ [ḵaylûlet] maʹnâsına olur.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı