el-mesûs ~ اَلْمَسُوسُ

Kamus-ı Muhit - المسوس maddesi

اَلْمَسُوسُ [el-mesûs] (صَبُورٌ [ṡabûr] vezninde) Taʹmı şûr ile tatlı beyninde olan şorakça suya ıtlâk olunur; zârûrette hâcet mess eder olduğuna mebnîdir; yukâlu: شَرِبَ مَاءً مَسُوسًا أَيْ بَيْنَ الْعَذْبِ وَالْمِلْحِ Ve el ile alınması kâbil olan suya ıtlâk olunur, pek yakın kuyu suyu gibi; yukâlu: مَاءٌ مَسُوسٌ إِذَا تَنَالَتْهُ الْأَيْدِي Ve susuzluğa dokunup oldukça izâle eden suya ıtlâk olunur; yukâlu: مَاءٌ مَسُوسٌ إِذَا كَانَ يَمَسُّ الْغُلَّةَ فَيَشْفِيهَا Ve mutlakan susuza şâfî olup susuzluğunu defʹ eden suya ve sâ΄ir nesneye denir. Ve pek tatlı ve hoş-güvâr ve sâfî suya denmekle azdâddan olur; tekûlu: شَرِبْتُ مَاءً مَسُوسًا أَيْ عَذْبًا صَافِيًا Ve

مَسُوسٌ [mesûs] Fâd-zehre yaʹnî panzehire denir ki maʹrûftur; mârî ve hacerî olur. Panzehir, pâd-zehr-i Fârisî muharrefidir. Ve

مَسُوسُ [Mesûs] Merv kazâsında bir karye adıdır.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı