اَلْمِعْطَالُ [el-miʹṯâl] (مِحْرَابٌ [miḩrâb] vezninde) Dâ΄imâ zînet ve pîrâyeden ḣâlî olmak muʹtâdı olan hatuna denir; yukâlu: إِمْرَأَةٌ مِعْطَالٌ أَيِ الْمُعْتَادَةُ الْعَطَلِ
اَلْمِعْطَالُ [el-miʹṯâl] (mîm’in kesri ve ʹayn’ın sükûnuyla) Bi-maʹnâhu kezâlik. Ve
عُطُلٌ [ʹuṯul] Mâldan ve edebden hâlî olan kimseye dahi derler; yukâlu: هُوَ عُطُلٌ مِثْلُ عُسُرٍ Ve
عُطُلٌ [ʹuṯul] Kirişsiz yaya dahi derler; yukâlu: قَوْسٌ عُطُلٌ إِذَا لَمْ يَكُنْ عَلَيْهَا وَتَرٌ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı