اَلْهُبُوعُ [el-hubûʹ] (رُجُوعٌ [rucûʹ] vezninde) ve
اَلْهَبَعَانُ [el-hebeʹân] (fetehâtla) Boynu uzatarak yürümek maʹnâsınadır; yukâlu: هَبَعَ الْفَصِيلُ هُبُوعًا وَهَبَعَانًا مِنَ الْبَابِ الثَّالِثِ إِذَا مَشَى وَمَدَّ عُنُقَهُ ʹAlâ-kavlin هُبُوعٌ [hubûʹ] hâssaten eşek kısmının yürümesine denir. Ve ʹinde’l-baʹz her taraftan nâgehânî ʹasker çıkagelmek maʹnâsınadır; yukâlu: هَبَعَهُ الْقَوْمُ إِذَا فَاجَأَهُ مِنْ كُلِّ مَكَانٍ
اَلْهَبَعَانُ [el-hebeʹân] (fethateynle) Deve köşeği boyun uzatmak; yukâlu: هَبَعَ الْفَصِيلُ يَهْبَعُ هَبَعَانًا إِذَا مَدَّ عُنُقَهُ ve yukâlu: اَلْحُمُرُ كُلُّهَا تَهْبَعُ فِي مِشْيَتِهَا أَيْ تَمُدُّ عُنُقَهَا
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı