اَلْجَرْدَاءُ [el-cerdâ΄] (حَمْرَاءُ [ḩamrâ΄] vezninde) ve
اَلْجَرِدَةُ [el-ceridet] (فَرِحَةٌ [feriḩat] vezninde) Nebât eseri olmayan arza denir; yukâlu: أَرْضٌ جَرْدَاءُ وَجَرِدَةٌ أَيْ لاَ نَبَاتَ فِيهَا Ve
جَرْدَاءُ [cerdâ΄] Sâfî şarâba ıtlâk olunur ki sudan müncerid olur; yukâlu: خَمْرٌ جَرْدَاءُ أَيْ صَافِيَةٌ
اَلْجُرْدَةُ [el-curdet] (cîm’in zammıyla) ve
اَلْمُجَرَّدُ [el-mucerred] (مُعَظَّمٌ [muʹażżam] vezninde) ve
اَلْمُتَجَرَّدُ [el-mutecerred] (râ’nın fethiyle) Üçü dahi hâsıl bi’l-masdar olan soykunluk maʹnâsınadır; yukâlu: إِمْرَأَةٌ بَضَّةُ الْجُرْدَةِ وَالْمُجَرَّدِ وَالْمُتَجَرَّدِ أَيْ بَضَّةٌ عِنْدَ التَّجَرُّدِ Yaʹnî “Soykunluğu pek nâzüktür.” Ve işbu مُتَجَرَّدٌ [mutecerred] kelimesi râ’nın fethiyle masdardır, lâkin hâsılı murâddır ve eğer râ΄ meksûr olursa ondan cism irâde olunur.
اَلْجَرْدَةُ [el-cerdet] (cîm’in fethiyle) Eski perde ki havı gitmiş ola.
اَلْجَرِدَةُ [el-ceridet] (cîm’in fethiyle ve râ’nın kesriyle) Şol yerdir ki onun otu olmaya.
اَلْجُرْدَةُ [el-curdet] (cîm’in zammı ve râ’nın sükûnuyla) ve
اَلْمُجَرَّدُ [el-mucerred] (mîm’in zammı ve râ’nın fethi ve teşdîdiyle) ve
اَلْمُتَجَرَّدُ [el-mutecerred] (mîm’in zammı ve râ’nın fethi ve teşdîdiyle) Üçü dahi soygun maʹnâsınadır; yukâlu: فُلَانٌ حَسَنُ الْجُرْدَةِ وَحَسَنُ الْمُجَرَّدِ وَحَسَنُ الْمُتَجَرَّدِ كَمَا يُقَالُ حَسَنُ الْعُرْيَةِ [وَ] حَسَنُ الْمُعَرَّى Ve
جُرْدَةُ [curdet] Otsuz düz yere dahi derler, arz-ı müsteviye maʹnâsına.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı