اَلْحُذْلُ [el-ḩužl] (ḩâ’nın zammı ve kesriyle) ve
اَلْحُذَلُ [el-ḩužel] (صُرَدٌ [ṡurad] vezninde) Asl ve mebnâ maʹnâsınadır. Ve
حُذَلٌ [ḩužel] (صُرَدٌ [ṡurad] vezninde) Donun uçkurluğuna denir. Ve kucağa denir, âgûş maʹnâsına; yukâlu: فِي حُذَلِ أُمِّهِ أَيْ فِي حِجْرِهَا Ve
حُذْلٌ [ḩužl] (ḩâ’nın zammıyla) ve
حُذْلَةٌ [ḩužlet] ḩâ’yla) Nitâk dedikleri kuşağın yâ kucağın aşağı kenârına denir.
اَلْحَذَلُ [el-ḩažel] (fethateynle) Göz ʹilletlerinden bir ʹillettir ki gözün kapakları ve pınarı kıpkızıl ve kurhalar peydâ olup dâ΄imâ yaşı seyelân eder olmaktır yâhûd hurde sivilceler peydâ olmakla gözün kirpikleri dökülmekten ʹibârettir; yukâlu: حَذِلَتْ عَيْنُهُ حَذَلًا مِنَ الْبَابِ الرَّابِعِ وَبِهَا حَذَلٌ وَهِيَ حُمْرَةٌ فِي الْعَيْنِ وَانْسِلَاقٌ وَسَيَلَانُ دَمْعٍ أَوْ قِلَّةُ شَعْرِ الْعَيْنَيْنِ Ve
حَذَلٌ [ḩažel] Bir cins şecerin dânesine denir ki kaht senelerde aʹrâbîler ondan ekmek yapıp ekl ederler. Ve
حَذَلٌ [ḩažel] Gömleğin eteğinin çevresine denir.
اَلْحَذَلُ [el-ḩažel] (fethateynle) Göz kapağında sivilceler çıkmağın kirpikleri dökülmek; yukâlu: حَذِلَتْ عَيْنُهُ تَحْذَلُ حَذَلًا مِنَ الْبَابِ الرَّابِعِ إِذَا سَقَطَ هُدْبُهَا مِنْ بَثْرَةٍ تَكُونُ فِي أَشْفَارِهَا Ve
حَذَلٌ [ḩažel] Kezâlik bir cins dâneye derler ki ondan ekmek pişirirler.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı