اَلْحَدْلُ [el-ḩadl] (عَدْلٌ [ʹadl] vezninde) ve
اَلْحُدُولُ [el-ḩudûl] (عُدُولٌ [ʹudûl] vezninde) Cevr ve sitem eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: حَدَلَ عَلَيْهِ حَدْلًا وَحُدُولًا مِنَ الْبَابِ الثَّانِي إِذَا جَارَ Ve
حَدْلٌ [ḩadl] Vasf olur, عَدْلٌ [ʹadl] gibi; yukâlu: إِنَّهُ لَحَدْلٌ أَيْ غَيْرُ عَدْلٍ
اَلْحَدْلُ [el-ḩadl] (ḩâ’nın fethi ve dâl’ın sükûnuyla) Bir kimseye zulm etmeğe meyl etmek; yukâlu: حَدَلَ عَلَيْهِ يَحْدِلُ حَدْلًا مِنَ الْبَابِ الثَّانِي إِذَا مَالَ عَلَيْهِ بِالظُّلْمِ Ve
حَدْلٌ [ḩadl] Zulme meyl eden kimseye dahi ıtlâk olunur; yukâlu: رَجُلٌ غَيْرُ عَدْلٍ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı