اَلْحَمَشُ [el-ḩameş] (fethateynle) ve
اَلْحَمْشَةُ [el-ḩamşet] (ḩâ’nın fethi ve mîm’in sükûnuyla) Darılmak maʹnâsınadır; yukâlu: حَمِشَ الرَّجُلُ حَمَشًا وَحَمْشَةً مِنَ الْبَابِ الرَّابِعِ إِذَا غَضِبَ Ve şerr ve kerîhe şiddetlenmek maʹnâsınadır; yukâlu: حَمِشَ الشَّرُّ إِذَا اشْتَدَّ Ve
حَمْشٌ [ḩamş] (ḩâ’nın fethi ve mîm’in sükûnuyla) ve
حَمَشٌ [ḩameş] (fethateynle) Bir adam ince bacaklı olmak maʹnâsınadır; yukâlu: حَمِشَ الرَّجُلُ حَمْشًا وَحَمَشًا مِنَ الْبَابِ الْمَزْبُورِ إِذَا صَارَ دَقِيقَ السَّاقَيْنِ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı