seṯavât ~ سَطَوَاتٌ

Vankulu Lugatı - سطوات maddesi

اَلسَّطَوَاتُ [es-seṯavât] Cemʹi; yukâlu: اَلْفَحْلُ يَسْطُو عَلَى طَرُوقَتِهِ Ve طَرُوقَةٌ [ṯarûḵat] ṯâ’nın fethiyle erkeğin dişisine derler. Ve

سَطْوٌ [saṯv] Çoban elin nâkanın fercine idhâl edip erkek devenin menîsin ihrâc etmeğe derler, zîrâ erkek nâkaya çok aşmış olsa hâmile kalmaz, tâ rahimde olan fadâlat çıkmayınca; yukâlu: سَطَا الرَّاعِي عَلَى النَّاقَةِ إِذَا أَدْخَلَ يَدَهُ فِي رَحِمِهِ لِيَخْرُجَ مَا فِيهَا مِنَ الْوَثْرِ Ve وَثْرٌ [vešamp;r] šamp;â΄-i müsellese ile bî-fâ΄ide olan menîdir. Ve

سَطَوَاتٌ [seṯavât] Adımın ırak atmağa dahi derler; yukâlu: سَطَا الْفَرَسُ إِذَا أَبْعَدَ الْخَطْوَ Ve

سَطْوٌ [saṯv] Su çok olmağa dahi derler; yukâlu: سَطَا الْمَاءُ إِذَا كَثُرَ

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı