seriyyet ~ سَرِيَّةٌ

Kamus-ı Muhit - سرية maddesi

اَلسَّرِيَّةُ [es-seriyyet] (غَنِيَّةٌ [ġaniyyet] vezninde) Düşman üzere tesyîr olunan şol ʹaskere denir ki ekalli beş nefer ve ekseri üç yüz yâhûd dört yüz nefer ola. Mütercim der ki faʹîlet bi-maʹnâ fâʹilettir, gece vaktinde râhî oldukları için ıtlâk olunur ki ıstılâhımızda çete taʹbîr olunur yâhûd سَرِيَّةٌ [seriyyet] güzîde ve hulâsa maʹnâsınadır, ḣayl-i mezkûr elbette güzîde ve müntehab olur. Ve

سَرِيَّةٌ [seriyyet] Küçük ve müdevver olan temrene denir.

اَلسُّرَى [es-surâ] (sîn’in zammıyla هُدَى [hudâ] vezninde) ʹÂmme-i leylde yola gitmeğe denir ki ismdir, gerek evvel ve evsat gerek âhirinde olsun. Ve bu mü΄ennestir, müzekker dahi olur; tekûlu: أَعْجَبَتْنِي وَأَعْجَبَنِي سُرَاهُ أَيْ سَيْرُهُ عَامَّةَ اللَّيْلِ Şârih der ki işbu سُرَى [surâ] ve هُدَى [hudâ] vezninde masdar nâdirdir, zîrâ bu cemʹ bünyesidir, hattâ Benû Esed bunları cemʹ kıyâsıyla mü΄ennes istiʹmâl eylediler. İntehâ. Ve

سُرَى [surâ] ve

مَسْرَى [mesrâ] (mîm’in fethiyle) ve

سَرْيَةٌ [seryet] (sîn’in fethi ve zammı ve râ’nın sükûnuyla) ve

سِرَايَةٌ [sirâyet] (كِتَابَةٌ [kitâbet] vezninde) Masdarlardır, gece yola gitmek maʹnâsınadır; yukâlu: سَرَى الرَّجُلُ يَسْرِي سُرًى وَمَسْرًى وَسَرْيَةً وَسُرْيَةً وَسِرَايَةً إِذَا سَارَ عَامَّةَ اللَّيْلِ Ve bâ΄ harfiyle müteʹaddî olur; yukâlu: سَرَى بِهِ إِذَا أَسْرَاهُ Ve ağaç kökünün damarları yer altına sürüp gitmek maʹnâsınadır; yukâlu: سَرَى عِرْقُ الشَّجَرِ إِذَا دَبَّ تَحْتَ الْأَرْضِ Ve davarın arkasına metâʹ atmak maʹnâsınadır; yukâlu: سَرَى مَتَاعَهُ إِذَا أَلْقَاهُ عَلَى ظَهْرِ دَابَّتِهِ

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı