اَللَّقْلَقَةُ [el-laḵleḵat] (ʹalâ-vezni اَلزَّلْزَلَة [ez-zelzelet]) Leğlek âvâzı. Ve her âvâz ki onda hareket ve ıztırâb ola, ona لَقْلَقَةٌ [laḵleḵat] derler. Ve fî hadîsi ʹÖmer: “مَا لَمْ يَكُنْ نَقْعٌ وَلَا لَقْلَقَةٌ” Ve Ebû ʹUbeyd eyitti: لَقْلَقَةٌ [laḵleḵat] şiddet-i savta derler. Veنَقْعٌ [naḵʹ] nûn ve ḵâf ve ʹayn-ı mühmele ile toz maʹnâsınadır. Ve
لَقْلَقَةٌ [laḵleḵat] Bir nesneyi tahrîk etmeğe dahi derler; yukâlu: لَقْلَقْتُ الشَّيْءَ إِذَا قَلْقَلْتَهُ Gûyâ ki لَقْلَقَةٌ [laḵleḵat] قَلْقَلَةٌ [ḵalḵalet]ten maklûbdur.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı