iʹtiyân ~ إِعْتِيَانٌ

Vankulu Lugatı - إعتيان maddesi

اَلْإِعْتِيَانُ [el-iʹtiyân] (hemzenin ve tâ’nın kesriyle) Bir nesneyi seleften almak; yukâlu: إِعْتَانَ الرَّجُلُ إِذَا اشْتَرَى الشَّيْءَ بِنَسِيئَةٍ Ve

إِعْتِيَانٌ [iʹtiyân] Bir nesnenin güzîdesin almağa dahi derler; yukâlu: إِعْتَانَ الشَّيْءُ إِذَا أَخَذَ عَيْنَهُ وَخِيَارَهُ Ve

إِعْتِيَانٌ [iʹtiyân] Bir cemâʹate gözcü ve karavul olmağa dahi derler; yukâlu: إِعْتَانَ لَنَا فُلَانٌ إِذَا صَارَ عَيْنًا أَيْ رَبِيئَةً Ve رَبِيئَةٌ [rebî΄et] râ΄-i mühmele ve bâ΄-i muvahhade ile dîde-bâna derler. Ve

إِعْتِيَانٌ [iʹtiyân] Otlak aramağa ve menzil tutmağa dahi derler; yukâlu: إِذْهَبْ فَاعْتَنْ لَنَا مَنْزِلًا أَيِ ارْتَدْ Ve اِرْتِيَادٌ [irtiyâd] râ΄-i mühmele ile menzil taleb etmek.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı