اَلْأَعْشَارُ [el-aʹşâr] (hemzenin fethi ve ʹayn’ın sükûnuyla) Nasîbler maʹnâsınadır; yukâlu: أَعْشَارُ الْجَزُورِ لِأَنْصَابِهِ Ve pârelenmiş çömleğe dahi derler; yukâlu: بُرْمَةٌ أَعْشَارٌ إِذَا انْكَسَرَتْ قِطَعًا Ve بُرْمَةٌ [burmet] bâ-i muvahhadenin zammı ve râ-i mühmelenin sükûnuyla çömleğe derler; ve yukâlu: قَلْبٌ أَعْشَارٌ Yaʹnî pâre-i kalb. Ve قَلْبٌ [ḵalb] ḵâf’ın fethiyle yürek dedikleri ʹuzv ve zammıyla bilezik maʹnâsınadır. Bunlar cemʹ sîgası üzere geldi eczâ΄ iʹtibârıyla, nitekim رُمْحٌ أَقْصَادٌ derler pârelenmiş göndere. Ve
أَعْشَارٌ [aʹşâr] Kuş kanadının mukaddem olan yeleklerine dahi derler.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı