اَلْأَفَكُ [el-efek] (fethateynle) ve
اَلْأُفُوكُ [el-ufûk] (قُعُودٌ [ḵuʹûd] vezninde) Yalan söylemek maʹnâsınadır; yukâlu: أَفَكَ الرَّجُلُ وَأَفِكَ إِفْكًا وَأَفْكًا وَأَفَكًا وَأُفُوكًا مِنَ الْبَابِ الثَّانِي وَالرَّابِعِ إِذَا كَذَبَ Mü΄ellifin Baṡâ΄ir’de beyânına göre إِفْكٌ [ifk] صَرْفُ الشَّيْءِ عَنْ وَجْهِهِ maʹnâsına mevzûʹ olup maʹânî-i sâ΄ire ondan münşaʹibdir. Ve
إِفْكٌ [ifk] Bir adamı bir nesneden geri çevirmek yâhûd re΄y ve endîşesini döndürmek maʹnâsınadır; yukâlu: أَفَكَ فُلَانًا عَنْهُ إِفْكًا مِنَ الْبَابِ الثَّانِي إِذَا صَرَفَهُ وَقَلَبَهُ أَوْ قَلَبَ رَأْيَهُ Ve bir kimseyi yalan söyler eylemek yaʹnî yalancı kılmak maʹnâsınadır; yukâlu: أَفَكَ فُلَانًا إِذَا جَعَلَهُ يَكْذِبُ Ve bir adamı maksûdundan mahrûm ve nevmîd eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: أَفَكَ فُلَانًا إِذَا حَرَّمَهُ مُرَادَهُ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı