اَلْإِقْتِبَاسُ [el-iḵtibâs (hemzenin ve tâ’nın kesriyle) Âteş almak; yukâlu: إِقْتَبَسْتُ مِنْهُ نَارًا Ve
إِقْتِبَاسٌ [iḵtibâs] ʹİlm kesb etmeğe dahi derler; yukâlu: إِقْتَبَسْتُ مِنْهُ عِلْمًا أَيِ اسْتَفَدْتُهُ Yezîdî eyitti: Kaçan bir kimseden ʹilm yâhûd âteş kesb etsen إِقْتَبَسْتُ الرَّجُلَ عِلْمًا وَقَبَسْتُهُ نَارًا dersin ve eger âteşi onun için taleb kılsan إِقْتَبَسْتُهُ dersin, قَبَسْتُهُ demezsin. Ve Kisâ΄î eyitti: أَقْبَسْتُهُ نَارًا وَعِلْمًا câ΄izdir, sîga-i إِفْعَالٌ [ifʹâl]den ve قَبَسْتُهُ dahi câ΄izdir sülâsîden bilâ-fark-ı taleb, gerek kendi için gerek gayrı için olsun.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı