Enfu’n-Nâḵat ~ أَنْفُ النَّاقَةِ

Kamus-ı Muhit - أنف الناقة maddesi

أَنْفُ النَّاقَةِ [Enfu’n-Nâḵat] Caʹfer b. Ḵurayʹ nâm kimsenin lakabıdır ki Saʹd b. Menât kabîlesinden bir batn pederidir. Bir gün pederi bir nâka zebh edip etini hatunları beyninde taksîme mübâderet eylediğini Caʹfer’in vâlidesi istimâʹ eyledikte kendi hissesine ʹâ΄id olanı alıp getirmek için Caʹfer’i irsâl eyledi. O dahi gelip gördü ki etten nâm ve nişân kalmayıp hemân nâkanın kellesiyle boynu kalmış. Pederinden hisse istedikte “Ne yapayım sizin nasibinizde bu musîb oldu” dedi. Bi’l-âhere Caʹfer elini kellenin burnuna sokup sürüyerek vâlidesine götürmekle أَنْفُ النَّاقَةِ ile telkîb eylediler. Kendisi ve kavm ve tebârı lakab-ı mersûmdan be-gâyet infiʹâl ederler idi. Vaktâ ki Ḣuṯay΄e nâm şâʹir işbu: “قَوْمٌ هُمُ الْأَنْفُ وَالْأَذْنَابُ غَيْرُهُمْ || وَمَنْ يُسَوِّى بِأَنْفِ النَّاقَةِ الذَّنَبَاḢ beytiyle medh eyledikte lakab-ı mezbûr min-baʹd ʹunvân-ı medîhaları oldu. Ve batn-ı mezbûre nisbette cüz΄-i sânî iskâtla أَنْفِيٌّ [Enfiyy] denir. Ve أَنْفٌ lafzı masdar olur, buruna vurmak maʹnâsına; yukâlu: أَنَفَهُ مِنَ الْبَابِ الثَّانِي وَالْأَوَّلِ إِذَا ضَرَبَ أَنْفَهُ Ve içine girdiği su burnuna dek çıkıp erişmek maʹnâsınadır; yukâlu: أَنَفَ الْمَاءُ فُلاَنًا إِذَا بَلَغَ أَنْفَهُ Ve davar otlanmamış merʹâya uğrayıp çiğnemek maʹnâsınadır; yukâlu: أَنَفَتِ الْإِبِلُ إِذَا وَطِئَتْ كَلَأً أُنُفًا

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı