eṡ-ṡarîmet ~ اَلصَّرِيمَةُ

Kamus-ı Muhit - الصريمة maddesi

اَلصَّرِيمَةُ [eṡ-ṡarîmet] عَزِيمَةٌ [ʹazîmet] vezninde ve mürâdifidir ki bir hâcete sıdk ve samîmle kasd ve teveccüh eylemekten ʹibârettir; yukâlu: لَهُ بِهَا صَرِيمَةٌ أَيْ عَزِيمَةٌ Ve bir işi katʹ eylemeğe denir ki ismdir; yukâlu: فُلَانٌ ذُو صَرِيمَةٍ فِي الْأَمُورِ أَيْ يَقْطَعُهَا Ve büyük kumluktan ayrılmış parçaya denir. Ve ekini biçilmiş tarlaya denir; yukâlu: نَزَلُوا بِالصَّرِيمَةِ أَيِ الْأَرْضِ الْمَحْصُودِ زَرْعُهَا Ve bir mevziʹ adıdır. Ve geceden bir bölüğe denir.

Vankulu Lugatı - الصريمة maddesi

اَلصَّرِيمَةُ [eṡ-ṡarîmet] (ṡâd’ın fethi ve râ’nın kesri ve meddiyle) ʹAzîmet maʹnâsına, yaʹnî bir nesneyi murâd edip teveccüh etmek maʹnâsınadır. Ve

صَرِيمَةٌ [ṡarîmet] Bir büyük kavmden ayrılan pâreye dahi derler; yukâlu: أَفْعَى صَرِيمَةٌ Ve

صَرِيمَةٌ [ṡarîmet] Bir bölük nesneye dahi derler; yukâlu: صَرِيمَةٌ مِنْ غَضًى وَمِنْ سَلَمٍ Ve غَضَى [ġaḋâ] ve سَلَمٌ [selem] iki cins ağaçtır, berriyyede. Ve

صَرِيمَةٌ [ṡarîmet] Şol yere dahi derler ki ekini biçilmiş ola.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı