اَلْحُشُمُ [el-ḩuşum] (zammeteynle) Hayâ-i tâmm sâhibi adamlara denir;müfredi حَشِيمٌ [ḩaşîm]dir; yukâlu: هُمْ حُشُمٌ أَيْ ذَوُو الْحَيَاءِ التَّامِّ
اَلْحَشَمُ [el-ḩaşem] (fethateynle) Darılmak maʹnâsınadır; yukâlu: حَشِمَ الرَّجُلُ حَشَمًا مِنَ الْبَابِ الرَّابِعِ إِذَا أَغْضَبَ Ve
حَشَمٌ [ḩaşem] أَحْشَامٌ [aḩşâm] lafzından müfred olur, حَشْمَةٌ [ḩaşmet] maʹnâsına, ke-mâ se-yuzkeru. Ve bir adamın matlûbu olan şey΄e denir; yukâlu: هُوَ حَشَمُهُ أَيْ طَلِبَتُهُ
اَلْحَشْمُ [el-ḩaşm] (ḩâ’nın fethi ve şîn’in sükûnuyla) Bir adamı utandırıp şermsâr eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: حَشَمَهُ حَشْمًا مِنَ الْبَابِ الثَّانِي إِذَا أَخْجَلَهُ Ve bir kimse yanına gelen adamı hoşlanmayıp âzürde olacak kelâm ismâʹ ve teşnîʹiyle rencîde eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: حَشَمَهُ حَشْمًا مِنَ الْبَابِ الْأَوَّلِ وَالثَّانِي إِذَا آذَى مَنْ جَلَسَ إِلَيْهِ بِتَسْمِيعِهِ مَا يَكْرَهُ Ve bir adamı darıltmak maʹnâsınadır; yukâlu: حَشِمَهُ حَشْمًا مِنَ الْبَابِ الرَّابِعِ إِذَا أَغْضَبَهُ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı