اَلْقِدْعَةُ [el-ḵidʹat] (قِطْعَةٌ [ḵiṯʹat] vezninde) Kısa cübbeye ve zıbın ve üstlük makûlesine denir ki nîm-ten gibi çemrek olur; yukâlu: جَاءَ وَعَلَيْهِ قِدْعَةٌ أَيْ مِجْوَلٌ
اَلْقَدِعَةُ [el-ḵadiʹat] (فَرِحَةٌ [feriḩat] vezninde) Utancak olup az tekellüm eden hatuna denir; yukâlu: إِمْرَأَةٌ قَدِعَةٌ أَيْ قَلِيلَةُ الْكَلاَمِ حَيِيَّةٌ
اَلْقَدِعَةُ [el-ḵadiʹat] (ḵâf’ın fethi ve dâl’ın kesriyle) Kalîletü’l-kelâm olup ehl-i hayâ olan ʹavret.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı