el-itli΄bâb ~ اَلْإِتْلِئْبَابُ

Kamus-ı Muhit - الإتلئباب maddesi

الإِتْلِئْبَابُ [el-itli΄bâb] (اِطْمِئْنَانٌ [iṯmi΄nân] vezninde) Bir iş yoluna girip râst ve müstakîm olmak maʹnâsınadır ki min-baʹd mümtedd ve müstemir olup gider; yukâlu: إِتْلَأَبَّ الْأَمْرُ إِتْلِئْبَابًا اِذَا اسْتَقَامَ Ve bir nesne mîl gibi dikilip durmak maʹnâsınadır; yukâlu: إِتْلَأَبَّ الشَّيْءُ اِذَا انْتَصَبَ Ve eşek başını ve göğüsünü havâya dikip örü tutmak maʹnâsınadır; yukâlu: إِتْلَأَبَّ الْحِمَارُ اِذَا أَقَامَ صَدْرَهُ وَرَأْسَهُ Ve yol hatt-ı müstakîm gibi uzanıp doğrulmak maʹnâsınadır; yukâlu: إِتْلَأَبَّ الطَّرِيقُ اِذَااسْتَقَامَ وَامْتَدَّ

Vankulu Lugatı - الإتلئباب maddesi

اَلْإِتْلِئْبَابُ [el-itli΄bâb] (hemzenin ve lâm’ın kesriyle) Bir iş doğrulmak; yukâlu: إِتْلَأَبَّ الْأَمْرُ إِتْلِئْبَابًا أَيِ اسْتَقَامَ Ve yol uzanıp doğrulmağa dahi derler; yukâlu: إِتْلَأَبَّ الطَّرِيقُ إِذَا امْتَدَّ وَاسْتَوَى Ve merkeb göğüsün ve başın örü tumağa dahi derler; yukâlu: إِتْلَأَبَّ الْحِمَارُ إِذَا أَقَامَ صَدْرَهُ وَرَأْسَهُ

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı