er-rezḵ ~ اَلرَّزْقُ

Kamus-ı Muhit - الرزق maddesi

اَلرَّزْقُ [er-rezḵ] (râ’nın fethiyle) Masdar-ı hakîkîdir, rızk vermek maʹnâsınadır; yukâlu: رَزَقَهُ اللهُ رِزْقًا مِنَ الْبَابِ اْلأَوَّلِ إِذَا أَوْصَلَ إِلَيْهِ رِزْقًا Şârihin beyânına göre râ’nın kesriyle ism olduğu gibi masdar dahi olur. Ve

رَزْقٌ [rezḵ] Ezd lügatinde niʹmete şükr eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: رَزَقَ فُلاَنًا إِذَا شَكَرَهُ

اَلرِّزْقُ [er-rizḵ] (râ’nın kesriyle) Mutlakan kendisiyle intifâʹ olunan şey΄e denir ki ismdir; cemʹi أَرْزَاقٌ [erzâḵ] gelir; yukâlu: لَهُ رِزْقٌ كَثِيرٌ وَهُوَ مَا يُنْتَفَعُ بِهِ Ve yağmura ıtlâk olunur; sebebiyyet ʹalâkasıyla. Ve Ezd lügatinde şükr-i niʹmet maʹnâsına gelir; ve minhu kavluhu taʹâlâ: ﴿وَتَجْعَلُونَ رِزْقَكُمْ أَنَّكُمْ تُكَذِّبُونَ﴾ أَيْ شُكْرَكُمْ قَالَ الشَّارِحُ وَقِيلَ شُكْرَ رِزْقِكِمْ عَلَى حَذْفِ الْمُضَافِ وَقِيلَ تَجْعَلُونَ نَصِيبَكُمْ مِنَ النِّعْمَةِ مَجْرَى الْكَذِبِ Râġib’in beyânına göre رِزْقٌ [rizḵ] maʹnâ-yı mezbûre mevzûʹdur, baʹdehu baʹzen ʹatâ-yı cârî ve gayr-i cârîde istiʹmâl olunur, gerek dünyevî ve gerek uhrevî olsun ve baʹzen nasîb maʹnâsında istiʹmâl olunur ve baʹzen cevfe vâsıl olan gıdâ΄ ve kûtta istiʹmâl olunur ki buna Fârisîde rûzî ve Türkîde ülüş denir, niteki Türk beyninde meseldir ki “Elden gelen ülüş olmaz olsa da vaktinde gelmez” derler. Ve baʹzen mâdde-i hayât olan matara ıtlâk olunur.

Vankulu Lugatı - الرزق maddesi

اَلرِّزْقُ [er-rizḵ] (râ’nın kesri ve zâ’nın sükûnuyla) Şol nesnedir ki onunla intifâʹ olunur.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı