بُلَامٌ [bulâm] (غُرَابٌ [ġurâb] vezninde) حَمْضٌ [ḩamḋ] dedikleri nebâtın tâze ve yeşil olanına denir. Garîbdir ki mü΄ellif بَالَامٌ mâddesinden zühûl eyledi. Kâle fi’n-Nihâye fî zikri udmi ehli’l-cenneti kâle: إِدَامُهُمْ بَالاَمٌ وَالنُّونُ قَالُوا وَمَا هَذَا قَالَ ثُوْرٌ وَنُونٌ Şürrâhın hulâsa-i tahkîkleri üzere بَالَامٌ [bâlâm] lafz-ı ʹİbrânîdir, öküze denir ve نُونٌ [nûn] balığa denir.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı