el-aḩmer ~ اَلْأَحْمَرُ

Kamus-ı Muhit - الأحمر maddesi

اَلْأَحْمَرُ [el-aḩmer] (hemzenin ve mîm’in fethiyle) Kırmızı nesneye denir; حُمْرَةٌ [ḩumret]ten sıfattır; yukâlu: هُوَ أَحْمَرُ وَهُوَ مَا لَوْنُهُ الْحُمْرَةُ Ve üzerinde silâhı olmayan adama ıtlâk olunur; gûyâ ki kızıl eti zâhirdir, niteki müsellah adama أَزْرَقُ [ezraḵ] ıtlâk olunur; yukâlu: رَجُلٌ أَحْمَرُ أَيْ لاَ سِلاَحَ مَعَهُ Ve أَحْمَرُ [aḩmer]in cemʹi حُمْرٌ [ḩumr] ve حُمْرَانٌ [ḩumrân] gelir ḩâ’ların zammı ve mîm’lerin sükûnuyla.

Vankulu Lugatı - الأحمر maddesi

اَلْأَحْمَرُ [el-aḩmer] (hemzenin fethi ve hâ’nın sükûnuyla) Kırmızı levnle muttasıf olan nesne; yukâlu: رَجُلٌ أَحْمَرُ Ve

أَحْمَرُ [aḩmer] ʹAcem tâ΄ifesine dahi derler; yukâlu: أَتَى كُلُّ أَسْوَدَ مِنْهُمْ وَأَحْمَرَ وَلَا يُقَالُ أَبْيَضَ مَعْنَاهُ جَمِيعُ النَّاسِ عَرَبُهُمْ وَعَجَمُهُمْ Ve

أَحْمَرُ ثَمُودَ [Aḩmeru Šemûd] Kudâr b. Sâlif’in lakabıdır ki Ṡâliḩ nebînin salavâtullâhi ʹaleyhi nâkasın evvel sinirlemiş idi.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı