el-eşyeh ~ اَلْأَشْيَهُ

Vankulu Lugatı - الأشيه maddesi

اَلْأَشْيَهُ [el-eşyeh] (hemzenin ve yâ’nın fethi ve şîn’in mâ-beynde sükûnuyla) Alaca olup zikr olunan vech üzere olan davar; yukâlu: ثَوْرٌ أَشْيَهُ كَمَا يُقَالُ فَرَسٌ أَبْلَقُ وَتَيْسٌ أَذْرَأُ ʹÂmme-i nüsah-ı Ṡıḩâḩ’ta أَشْيَهُ [eşyeh] أَفْعَلُ [efʹal] vezni üzere zabt olunmuştur, nitekim كَمَا يُقَالُ فَرَسٌ أَبْلَقُ kelâmı dahi delâlet eder, lâkin أَشْيَهُ [eşyeh]in âhirinde olan hâ mahall-i kelâmdır, zîrâ kıyâs أَوْشَى demekti, جِهَةٌ [cihet]te أَوْجَهُ [evceh] ve عِدَةٌ [ʹidet]te أَوْعَدُ [evʹad] dedikleri gibi. Ve أَذْرَأُžâl-ı muʹceme ve râ΄-i mühmele ile şol erkek keçidir ki levni siyâh olup kulaklarında ak noktaları ola. Ve Bârî taʹâlânın ﴿لَا شِيَةَ فِيهَا﴾ (البقرة، 71) dediği kavli لَيْسَ فِيهَا لَوْنٌ مُخَالِفٌ سَائِرَ لَوْنِهَا maʹnâsınadır.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı