el-bâ΄ir ~ اَلْبَائِرُ

Kamus-ı Muhit - البائر maddesi

اَلْبَائِرُ [el-bâ΄ir] ve

اَلْبَائِرَةُ [el-bâ΄iret] (hâ’yla) Bunlar da arz-ı mezkûreye denir; yukâlu: أَرْضٌ بُورٌ وَبَائِرٌ وَبَائِرَةٌ أَيْ مَتْرُوكَةٌ فَلَمْ تُعْمَرْ Ve

بَائِرٌ [bâ΄ir] Fâsidü’l-akîde olmakla hâlik olan kimseye denir. Bu mülâbese ile حَائِرٌ [ḩâ΄ir] lafzı te΄kîd için itbâʹ olundu; yukâlu: رَجُلٌ حَائِرٌ بَائِرٌ إِذَا كَانَ لَمْ يَتَّجِهْ لِشَيْءٍ وَلاَ يَأْتَمِرُ رُشْدًا وَلاَ يُطِيعُ مُرْشِدًا

Vankulu Lugatı - البائر maddesi

اَلْبَائِرُ [el-bâ΄ir] Mütehayyir olan kimse; yukâlu: رَجُلٌ حَائِرٌ بَائِرٌ إِذَا لَمْ يَتَّجِهْ لِشَيْءٍ Yaʹnî bir nesneye teveccüh edemese. Pes بَائِرٌ [bâ΄ir] خَائِرٌ [ḣâ΄ir]e itbâʹan zikr olunmuş olur.

Sıradaki Maddeler

Arama ekranı

Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı