اَلْبَاضِعُ [el-bâḋiʹ] Deve dellâlına denir, ʹalâ-kavlin kabîle halkının sermâye ve bizâʹatlarını haml ve celb eden kimseye denir; yukâlu: رَجُلٌ بَاضِعٌ وَهُوَ كَالدَّلاَّلِ فِي الدُّورِ أَوْ هُوَ مَنْ يَحْمِلُ بَضَائِعَ الْحَيِّ وَيَجْلِبُهَا Ve keskin kılıca ıtlâk olunur; cemʹi بَضَعَةٌ [baḋaʹat]tır fetehâtla; yukâlu: سَيْفٌ بَاضِعٌ أَيْ قَطَّاعٌ Ve
بَاضِعٌ [Bâḋiʹ] Bir mevziʹin adıdır ki sâhil-i Baḩr-i Yemen’de vâkiʹdir. ʹAlâ-kavlin bahr-i Yemen’de bir cezîrenin ismidir. Ve hâzım ve hoş-güvâr suya ıtlâk olunur, susuzluğu kâtıʹ olduğu için; yukâlu: مَاءٌ بَاضِعٌ أَيْ هَاضِمٌ
اَلْبَاضِعُ [el-bâḋiʹ] (kezâlik ḋâd’ın kesriyle) Şol kılıca derler ki her neye uğrasa ondan bir pâre kesip kopara, Asmaʹî rivâyeti üzere; yukâlu: سَيْفٌ بَاضِعٌ إِذَا مَرَّ بِشَيْءٍ بَضَعَهُ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı