اَلْجَدَا [el-cedâ] (عَصَا [ʹaṡâ] vezninde) ve
اَلْجَدْوَى [el-cedvâ] (فَحْوَى [faḩvâ] vezninde) Her yeri ihâta eden yağmura denir, ʹalâ-kavlin müntehâsı maʹlûm olmayanına denir; yukâlu: وَقَعَ الْجَدَا وَالْجَدْوَى أَيِ الْمَطَرُ الْعَامُّ أَوِ الَّذِي لَا يُعْرَفُ أَقْصَاهُ Ve ʹatiyye ve bahşişe denir; yukâlu: قَلَّ جَدَاهُ وَجَدْوَاهُ أَيْ عَطِيَّتُهُ Ve جَدْوَى [cedvâ] kelimesinin tesniyesinde جَدَوَانِ [cedevân] denir ve جَدَيَانِ [cedeyân] denir ki nâdirdir fetehâtla.
اَلْجَدْوَى [el-cedvâ] (cîm’in fethi ve dâl’ın sükûnuyla ve elifin kasrıyla) Kezâlik bahşiş.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı