اَلْجَدِيَّةُ [el-cediyyet] (رَمِيَّةٌ [remiyyet] vezninde) ve
اَلْجَدْيَةُ [el-cedyet] (تَمْرَةٌ [temret] vezninde) Eyrim dedikleri içi dolu kepçelice nesnedir ki at eyerinin ve dâbbe semerinin altına korlar; cemʹi جَدِيَّاتٌ [cediyyât] gelir, بَلِيَّاتٌ [beliyyât] vezninde. Bunu gerçi Türkî lügatlerde eyrim ve eğre diyerek beyân ederler, lâkin bu ʹArab ve Türkmene mahsûstur, Fârisîde kefçek denir. Ve
جَدِيَّةٌ [cediyyet] (رَمِيَّةٌ [remiyyet] vezninde) Uzun uzadı akan kana denir. Ve nâhiye maʹnâsınadır. Ve misk kıtʹasına denir. Ve insân çehresinin rengine denir.
اَلْجَدْيَةُ [el-cedyet] (cîm’in fethi ve dâl’ın sükûnuyla) Eğrim dedikleri nesnedir ki için doldurup eyer tahtalarının altına korlar ve deve pâlânının altına dahi ederler.
اَلْجَدِيَّةُ [el-cediyyet] (cîm’in fethi ve dâl’ın kesri ve yâ’nın teşdîdiyle فَعِيلَةٌ [faʹîlet] vezni üzere) Kezâlik eğrim maʹnâsınadır.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı