اَلدِّبِّيجُ [ed-dibbîc] (سِكِّينٌ [sikkîn] vezninde) Ehad, ferd maʹnâsınadır. Ve bu, دِيبَاجٌ [dîbâc] lafzından me΄hûzdur, zîrâ efrâd-ı insânî, bilâd ve diyârın medâr-ı zînetleridir. Ve bu makâm, nefye mahsûstur; yukâlu: مَا فِي الدَّارِ دِبِّيجٌ أَيْ أَحَدٌ
اَلدِّبِّيجُ [ed-dibbîc] (dâl’ın kesri ve bâ’nın teşdîdiyle) Ehad ve ferd maʹnâsına; yukâlu: مَا بِالدَّارِ دِبِّيجٌ أَيْ مَا بِهَا أَحَدٌ Ve Ebû ʹUbeydeدِبِّيجٌ [dibbîc] cîm’le yâhûd ḩâ΄ ile olmasında şekk etti. Ve Cevherî eydür: Bâdiyede aʹrâbdan bir cemâʹate su΄âl ettiğimde مَا فِي الدَّارِ دِبِّيٌ dediler, bundan gayrı nesne demediler. Ve Ebû Mûsâ el-Ḩâmiḋ’in hattıyla مَا بِالدَّارِ دِبِّيجٌ yazılmış buldum ki cîm’le zabt olunmuştu, Šaʹleb’den rivâyet edüben. Ve Ebû Mûsâ Muḩammed b. Suleymân’dır ki Šaʹleb’in ashâbından idi.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı