اَلزَّقْمُ [ez-zaḵm] (zây’ın fethi ve ḵâf’ın sükûnuyla) Bir nesneyi lokma edip yutmak maʹnâsınadır; yukâlu: زَقَمَهُ زَقْمًا مِنَ الْبَابِ الْأَوَّلِ إِذَا لَقَمَهُ
اَلزَّقْمُ [ez-zaḵm] (zâ’nın fethi ve ḵâf’ın sükûnuyla) Zikr olunan taʹâmı yemek; İbn ʹAbbâs radıyallâhu ʹanhu eyitti: Vaktâ ki Bârî taʹâlânın ﴿إِنَّ شَجَرَتَ الزَّقُّومِ طَعَامُ الْأَثِيمِ﴾ (الدخان، 43، 44) dediği kavli nâzil oldu, Ebû Cehl eyitti: Hurmâyla kaymağı ekl ederiz. Bârî taʹâlâ ﴿إِنَّهَا شَجَرَةٌ تَخْرُجُ فِي أَصْلِ الْجَحِيمِ طَلْعُهَا كَأَنَّهُ رُؤُوسُ الشَّيَاطِينِ﴾ (الصافات، 63،64) âyetin nâzil kıldı yaʹnî زَقُّومٌ [zaḵḵûm] cahîm kaʹrında bir âteşten ağaçtır ki meyvesi ru΄ûs-ı şeyâtîn misâlindedir.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı