اَلضَّيْعُ [eḋ-ḋayʹ] (بَيْعٌ [beyʹ] vezninde ve ḋâd’ın kesriyle câ΄izdir) ve
اَلضَّيْعَةُ [eḋ-ḋayʹat] (ḋâd’ın fethiyle) ve
اَلضَّيَاعُ [eḋ-ḋayâʹ] (سَمَاعٌ [semâʹ] vezninde) Telef ve helâk olmak maʹnâsınadır; yukâlu: ضَاعَ الشَّيْءُ يَضِيعُ ضَيْعًا وَضَيْعَةً وَضَيَاعًا إِذَا هَلَكَ Ve bir nesne metrûk ve mühmel kalmak maʹnâsına müstaʹmeldir ki zâyiʹ mesâbesinde olur; yukâlu: ضَاعَ الشَّيْءُ إِذَا صَارَ مُهْمَلاً
اَلضِّيَعُ [eḋ-ḋiyaʹ] (عِنَبٌ [ʹineb] vezninde) ve
اَلضِّيعُ [eḋ-ḋîʹ] ve
اَلضِّيعَةُ [eḋ-ḋîʹat] (ḋâd’ların kesriyle) Bunlar da aranmayıp metrûk ve mühmel kalmış nesneye denir; ve yukâlu: مَاتَ فُلاَنٌ ضَيَاعًا كَمَا مَرَّ وَضِيَعًا وَضِيعًا وَضِيعَةً أَيْ غَيْرَ مُفْتَقَدٍ
اَلضَّيْعُ [eḋ-ḋayʹ] (ḋâd’ın fethi ve yâ’nın sükûnuyla) Bir nesne helâk olmak.
اَلضِّيَعُ [eḋ-ḋiyaʹ] (ḋâd’ın kesri ve yâ’nın fethi ile) Kezâlik cemʹi, بَدْرَةٌ [bedret] ile بِدَرٌ [bider] gibi.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı