اَلْعِيصُ [el-ʹîṡ] (ʹayn’ın kesriyle) Çatılkı birbirine sarmaşık ağaç koruluğuna denir; cemʹi أَعْيَاصٌ [aʹyâṡ] ve عِيصَانٌ [ʹîṡân] gelir ʹayn’ın kesriyle; yukâlu: نَزَلُوا فِي عِيصٍ وَهُوَ الشَّجَرِ الْكَثِيرِ الْمُلْتَفِّ Ve asl ve menşe΄ maʹnâsına müstaʹmeldir; yukâlu: هُوَ مِنْ عِيصٍ صِدْقٍ أَيْ أَصْلٍ صِدْقٍ Ve dikenli meşe ağaçlarının yâhûd kalın kûhî ağaçların koruluğuna denir. Ve güzîde eşcâr menbitine denir. Ve
عِيصٌ [ʹÎṡ] Benû Suleym diyârında bir su adıdır. Ve Medîne nâhiyelerinden bir nâhiye ismidir.
اَلْعِيصُ [el-ʹîṡ] (ʹayn’ın kesri ve yâ’nın sükûnuyla) Şol çok ağaçlardır ki sık olup birbirine ulaşmış ve karışmış ola. Ve
عِيصٌ [ʹîṡ] Asla dahi derler.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı