اَلْفِضَالُ [el-fiḋâl] (كِتَابٌ [kitâb] vezninde ki مُفَاعَلَةٌ [mufâʹalet]ten masdardır. Ve
اَلتَّفَاضُلُ [et-tefâḋul] (تَفَاعُلٌ [tefâʹul] vezninde) Birbiriyle fazl ve meziyyette iddiʹâ ile yarışmak maʹnâsınadır; yukâlu: فَاضَلَهُ فِضَالًا أَيْ مَازَاهُ ve yukâlu: تَفَاضَلَا إِذَا تَمَازَيَا ve مُفَاعَلَةٌ [mufâʹalet] bâb-ı mugâlebede istiʹmâl olunur; tekûlu: فَاضَلَنِي فَفَضَلْتُهُ أَيْ كُنْتُ أَفْضَلَ مِنْهُ
اَلْفَضَّالُ [el-faḋḋâl] (شَدَّادٌ [şeddâd] vezninde) ve
اَلْمِفْضَلُ [el-mifḋal] (مِنْبَرٌ [minber] vezninde) ve
اَلْمِفْضَالُ [el-mifḋâl] (مِحْرَابٌ [miḩrâb] vezninde) ve
اَلْمُفَضَّلُ [el-mufaḋḋal] (مُعَظَّمٌ [muʹażżam] vezninde) Kesîrü’l-fazl adama denir; yukâlu: رَجُلٌ فَضَّالٌ وَمِفْضَلٌ وَمِفْضَالٌ وَمُفَضَّلٌ أَيْ كَثِيرُ الْفَضْلِ Ve Faḋḋâl b. Cubeyr tâbiʹîndendir.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı