اَلْفَشُوشُ [el-feşûş] (صَبُورٌ [ṡabûr] vezninde) Bu dahi keçi boynuzu dedikleri yemişine denir, خَرُّوبٌ [ḣarrûb] maʹnâsına. Ve ipi ince ve dokuması sıkı ve muhkem ʹabâya ve kilime denir. Ve şol nâkaya denir ki memelerinin delikleri bol olmakla sütü sağılırken faşır faşır sepilip saçılır ola; yukâlu: نَاقَةٌ فَشُوشٌ أَيِ الْمُنْتَشِرَةُ الشَّخْبِ Ve şol tuluma denir ki içindeki nesne taşra sızıp akar ola; yukâlu: سِقَاءٌ فَشُوشٌ إِذَا كَانَ يَتَحَلَّبُ Ve şamatacı karıya denir; yukâlu: إِمْرَأَةٌ فَشُوشٌ أَيْ حَلاَّبَةٌ Ve cimâʹ ederken ferci ötüp seslenir olan yâhûd yel çıkar olan karıya denir; yukâlu: إِمْرَأَةٌ فَشُوشٌ إِذَا كَانَتْ يُسْمَعُ خَفِيقُ فَرْجِهَا عِنْدَ الْجِمَاعِ أَوْ يَخْرُجُ الرِّيحُ مِنْهَا عِنْدَهُ Ve bâtıl ve beyhûde ile iftihâr eden kimseye denir; yukâlu: رَجُلٌ فَشُوشٌ إِذَا كَانَ يَفْتَخِرُ بِالْبَاطِلِ
اَلْفَشُوشُ [el-feşûş] (fâ’nın fethi ve şîn’in zammı ve meddiyle) Sağılırken sütü dağılan nâkadır.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı