اَلْقَنِيفُ [el-ḵanîf] (أَمِيرٌ [emîr] vezninde) Cemâʹat-i insâniyyeye denir. Ümmehât-ı sâ΄irenin beyânı üzere cemâʹat-i insâniyyedir. Ve kalîlü’l-ekl olan adama denir; yukâlu: رَجُلٌ قَنِيفٌ أَيْ قَلِيلُ الْأَكْلِ Ve başının kılları az olup birer ikişer şurada burada bitmiş kimseye denir; yukâlu: رَجُلٌ قَنِيفٌ أَيِ الْأَزْعَرُ الْقَلِيلُ شَعْرِ الرَّأْسِ Ve buluta denir, سَحَابٌ [seḩâb] maʹnâsına, ʹalâ-kavlin suyu çok olanına denir. Ve geceden bir mikdâra denir, yukâlu: مَضَى قَنِيفٌ مِنَ اللَّيْلِ أَيْ هَوِيٌّ مِنْهُ
اَلْقَنِيفُ [el-ḵanîf] (ḵâf’ın fethi ve nûn’un kesri ve meddiyle) Nâstan bir niçe cemâʹat,قَتِيبٌ [ḵatîb] gibidir veznen ve maʹnen, Ebû ʹAmr rivâyeti üzere. Ve İbn Dureyd eyitti: مَرَّ قَنِيفٌ مِنَ اللَّيْلِ derler gecenin bir pâresi maʹnâsına. Ve baʹzılar قَنِيفٌ مِنَ اللَّيْلِ [ḵanîf mine’l-leyl] طَائِفَةٌ مِنَ اللَّيْلِ maʹnâsınadır [dedi]. Zâhir budur: Tefsîr-i evvel eʹammdır. Ve
قَنِيفٌ [ḵanîf] Çok yağmurlu buluta dahi derler.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı