اَلْمَسْحُوتُ [el-mesḩût] İzhâb ve istîsâl olunmuş nesneye denir; yukâlu: مَالٌ مَسْحُوتٌ أَيْ مُذْهَبٌ Bu maʹnâdandır ki her ne kadar ekl eylese aslâ şebaʹ gelmeyen kişiye مَسْحُوتُ الْجَوْفِ [mesḩûtu’l-cevf] ıtlâk olunur. Ve ekserî tohme ve imtilâya mübtelâ olan kişiye de ıtlâk olunmakla zıdd olur, zîrâ hazm eylememekten neş΄et eder, lâkin fi’l-hakîka beynlerinde şibh-i tezâd vardır. Ve
مَسْحُوتُ الْجَوْفِ [mesḩûtu’l-cevf] Miʹde ve batnı vâsiʹ olan kişiye ıtlâk olunur.
اَلْمَسْحُوتُ [el-mesḩût] (mîm’in fethi ve sîn’in sükûnuyla) ve
اَلْمُسْحَتُ [el-musḩat] (mîm’in zammı ve ḩâ’nın fethiyle) Gitmiş mâl: مَالٌ مَسْحُوتٌ وَمُسْحَتٌ derler, مُذْهَبٌ maʹnâsına. Ve مَسْحُوتُ الْجَوْفِ derler, şol kimseye ki aslâ karnı doymaya.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı