اَلنَّزُّ [en-nezz] (nûn’un fethi ve kesri ve zâ’nın teşdîdiyle) Yerden tereşşüh eden su sızıntısına denir; yukâlu: فِي أَرْضِهِ نَزٌّ وَنِزٌّ وَهُوَ مَا يَتَحَلَّبُ مِنْهَا مِنَ الْمَاءِ Ve çok nesneye denir; yukâlu: شَيْءٌ نَزٌّ أَيْ كَثِيرٌ Ve zekiyyü’l-fu΄âd, çâbük-zihn olarak cüst ve sebük-rûh zarîf adama yukâlu: رَجُلٌ نَزٌّ أَيْ ذَكِيُّ الْفُؤَادِ ظَرِيفٌ خَفِيفٌ Ve civân-merd adama denir; yukâlu: رَجُلٌ نَزٌّ أَيْ سَخِيٌّ Ve çalı kuşu gibi bir yerde karâr eylemez olan yelkovan adama denir; yukâlu: رَجُلٌ نَزٌّ أَيْ طَيَّاشٌ كَثِيرُ التَّحَرُّكِ Ve hâssaten bir yerde ârâm eylemeyen erkek devekuşuna denir; yukâlu: ظَلِيمٌ نَزٌّ أَيْ لاَ يَسْتَقِرُّ فِي مَكَانٍ
اَلنَّزُّ [en-nezz] (nûn’un fethi ve zâ’nın teşdîdiyle) ve
اَلنِّزُّ [en-nizz] (nûn’un kesriyle) Şol sudur ki yerden sızar. Ve
نِزٌّ [nizz] Cüst ve zîrek olan kimseye de derler. Ve
نِزٌّ [nizz] Şol devekuşuna dahi derler ki bir yerde durmaya ve yukâlu: نَاقَةٌ نِزَّةٌ أَيْضًا أَيْ خَفِيفَةٌ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı