اَلرَّاوِيَةُ [er-râviyet] (زَاوِيَةٌ [zâviyet] vezninde) Su taşıdıkları tuluma ıtlâk olunur, maʹnâ-yı sânîden müsteʹârdır; yukâlu: عِنْدَهُ رَاوِيَةٌ مِنَ الْمَاءِ وَهِيَ الْمَزَادَةُ فِيهَا الْمَاءُ Ve dolaba koştukları ve arkasında su taşıdıkları deve katır ve hımâr makûlesine denir ki saka davarı olacaktır; yukâlu: لَهُ رَاوِيَةٌ يُسْتَقَى عَلَيْهَا وَهُوَ بَعِيرٌ أَوْ بَغْلٌ أَوْ حِمَارٌ يُسْتَقَى عَلَيْهِ Bunda hâ΄ دَابَّةٌ [dâbbet] ʹitibârıyladır yâhûd nakliyyedir. Ve
رَاوِيَةٌ [râviyet] Hemîşe hadîs yâ şiʹr rivâyet eden adama denir. Bu رِوَايَةٌ [rivâyet]tendir, hâ΄ mübâlaga içindir; yukâlu: هُوَ رَاوِيَةُ فُلَانٍ أَيْ يَرْوِي الْحَدِيثَ أَوِ الشِّعْرَ مِنْهُ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı