اَلرَّمَقُ [er-remaḵ] (fethateynle) Vücûdda kalan bakiyye-i hayâta denir; cemʹi أَرْمَاقٌ [ermâḵ] gelir; yukâlu: مَا بِهِ إِلاَّ رَمَقٌ أَيْ بَقِيَّةُ حَيَاةٍ Ve keçi ve koyun sürüsüne denir; bunda reme-i Fârisî muʹarrebidir; yukâlu: رَمَقٌ مِنَ الْغَنَمِ أَيْ قَطِيعٌ Ve
رَمَقٌ [remaḵ] Yetişecek kadar yâhûd ölmeyecek kadar kût ve gıdâya denir, رَمَقَةٌ [remaḵat] gibi, ke-mâ se-yuzkeru.
اَلرَّمَقُ [er-remaḵ] (fethateynle) Bakiyye-i rûha derler. Ve
رَمَقٌ [remaḵ] Bir sürü koyuna dahi derler; muʹarreb ve Fârisîsi “reme”dir.
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı