اَلطَّشُّ [eṯ-ṯaşş] (ṯâ’nın fethi ve şîn’in teşdîdiyle) ve
اَلطَّشِيشُ [eṯ-ṯaşîş] (هَزِيزٌ [hezîz] vezninde) Matar-ı zaʹîfe denir ki رَذَاذٌ [režâž]dan yaʹnî çisintiden ziyâdece olur; yukâlu: مَا وَقَعَ إِلاَّ طَشٌّ وَطَشِيشٌ أَيْ مَطَرٌ ضَعِيفٌ وَهُوَ فَوْقَ الرَّذَاذِ Ve
طَشٌّ [ṯaşş] Masdar olur, zikr olunan yağmur yağdırmak maʹnâsınadır; yukâlu: طَشَّتِ السَّمَاءُ طَشًّا مِنَ الْبَابِ اْلأَوَّلِ وَالثَّانِي إِذَا جَائَتْ بِالطَّشِيشِ Ve bir adam طُشَاشٌ [ṯuşâş] dedikleri ʹillete uğramak maʹnâsınadır; yukâlu: طُشَّ الرَّجُلُ عَلَى الْمَجْهُولِ إِذَا أَصَابَ بِالطُّشَاشِ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı