اَلْعَرْدُ [el-ʹard] (فَرْدٌ [ferd] vezninde) Mermer mîl gibi dikilip duran sulb ve şedîd nesneye denir. Ve eşeğe denir, hımâr maʹnâsına. Ve kıvâm bulmuş zekere ıtlâk olunur. Ve boynun köküne denir, مَغْرَزُ الْعُنُقِ [maġzeru’l-ʹunuḵ] maʹnâsına. Ve
عَرْدٌ [ʹard] Masdar olur, nebât makûlesi nesne yerinden zuhûr edip kalkmağa başlamak maʹnâsına; yukâlu: عَرَدَ النَّبْتُ وَالنَّابُ وَغَيْرُهُ عَرْدًا مِنَ الْبَابِ اْلأَوَّلِ إِذَا طَلَعَ وَارْتَفَعَ Ve bir nesneyi ırağa atmak maʹnâsınadır; yukâlu: عَرَدَ الْحَجَرَ إِذَا رَمَاهُ بَعِيدًا Ve korkup kaçmak maʹnâsınadır; yukâlu: عَرِدَ الرَّجُلُ عَرْدًا مِنَ الْبَابِ الرَّابِعِ إِذَا هَرَبَ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı