اَلْغَفْقُ [el-ġafḵ] (ġayn’ın fethiyle) Zartalamak maʹnâsınadır; yukâlu: غَفَقَ الْحِمَارُ غَفْقًا مِنَ الْبَابِ الثَّانِي إِذَا خَرَجَتْ مِنْهُ رِيحٌ Ve bir adamı çok vurup dövmek maʹnâsınadır; yukâlu: غَفَقَ فُلَانًا بِالسَّوْطِ إِذَا ضَرَبَهُ كَثِيرًا Ve deve her sâʹat suya gelmek maʹnâsınadır; yukâlu: غَفَقَتِ الْإِبِلُ إِذَا وَرَدَتْ كُلَّ سَاعَةٍ Ve erkek eşek dişiye peyderpey aşmak maʹnâsınadır; yukâlu: غَفَقَ الْحِمَارُ الْأَتَانَ إِذَا أَتَاهَا مَرَّةً بَعْدَ مَرَّةٍ Ve
غَفْقٌ [ġafḵ] Şiddetli olmayan hafîfçe yağmura denir. Ve bir nesne üzere hücûm eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: غَفَقَ عَلَيْهِ إِذَا هَجَمَ Ve gâ΄ib ve nâ-bedîd olduktan sonra nâgehânî çıkagelmek maʹnâsınadır; yukâlu: غَفَقَ فُلَانٌ إِذَا آبَ مِنَ الْغَيْبَةِ فَجْأَةً
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı