اَلْغَمْضُ [el-ġamḋ] (ġayn’ın fethi ve mîm’in sükûnuyla) غَامِضٌ [ġâmiḋ] ile maʹnâ-yı evvelde mürâdiftir; yukâlu: مَكَانٌ غَامِضٌ وَغَمْضٌ أَيْ مُطْمَئِنٌّ Cemʹi غُمُوضٌ [ġumûḋ] ve أَغْمَاضٌ [aġmâḋ] gelir. Ve
غَمْضٌ [ġamḋ] Masdar olur, bir husûsta müsâmaha ve müsâhele eylemek maʹnâsına; yukâlu: غَمَضَ عَنْهُ فِي الْبَيْعِ غَمْضًا مِنَ الْبَابِ الثَّانِي إِذَا تَسَاهَلَ Ve bir semte doğru seyr ve seyâhat eylemek maʹnâsınadır; yukâlu: غَمَضَ فِي الْأَرْضِ غَمْضًا مِنَ الْبَابِ اْلأَوَّلِ وَالثَّانِي إِذَا ذَهَبَ وَسَارَ Ve kılıç madrûbun etine gömülmek maʹnâsınadır; yukâlu: غَمَضَ السَّيْفُ فِي اللَّحْمِ إِذَا غَابَ
Sitemizde detaylı hızlı ve kolay arama ekranı